Doç. Dr. Nimet Bayraktar
Dişi Tutan Çelik Bağlar
Gıda maddelerinin vücudumuza alınması için sindirim sisteminden geçmesi gerekir. Bu sistemin en başında bulunan ağzımızın içini döşeyen, güldüğümüzde parlayan, düzgün konuşmamızda önemli roller verilen ve gıdaları öğütmek için çenelerimize inci taneleri gibi yerleştirilen dişlerimiz, maruz kaldıkları çok kuvvetli basınçlara rağmen, nasıl oluyor da yerlerinde dökülmeden durabiliyor?
Dişler; taç ve kök olmak üzere iki ayrı kısımdan meydana gelmektedir. Taç; diş etinin üstünde kalan ve dişin ağız içinde görünen parlak beyaz kısmıdır. Tacın yaklaşık iki katı uzunluğunda olan kök ise, taç kısmının devamında çene kemiği içine uzanır. Bazı dişler tek köklü olmalarına rağmen, bilhassa ağzın gerisine yerleştirilip yüksek çiğneme kuvvetine maruz kalanlar, hem geniş taç yüzeylerine, hem de bu yükleri daha rahat karşılayabilmeleri için iki veya üç köke sahip yaratılmışlardır. Sağlıklı ağızlarda dişlerin kök kısımları, çene kemiği içine gömülmüş olarak diş eti tarafından örtülmüştür. Diş, diş eti ve bağlandıkları kemik yapıların bütününe periodontal (diş çevresi) yapılar adı verilmektedir. Ağız hijyeninin iyi olmaması ve vücuttaki bazı sistemik rahatsızlıklar sebebiyle diş eti ve onun çevrelediği kemikte bazı problemler gelişebilir. Diş eti şişerek dişin taç kısmını örtebilir veya tam tersi, diş eti taçtan uzaklaşarak geri çekilebilir. Diş etinin altındaki kemik yapının hasara uğrayıp diş etinin çekilmesiyle de diş kökü açığa çıkabilir.